Bir zayıflığa bir de belirsizliğe gelemiyoruz. Zayıflığı güçlü görünme maskelerimizle, meçhullüğü ise bilme isteği ve denetim etmeyle yok etmeye çalışıyoruz.
Sosyolog Bauman derki; ”Modern insan iki şeyden nefret eder: Acizlik ve belirsizlik”
Bence 12 den vuran bir yorum.
Çoğu insan annesine,babasına ki eşine bile güçsüz görünme derdiyle ne maskeler takar.
Ne roller yapar.
Öyle değil mi zati?
Mutsuzluğu, eksik konforu, ilgisizliği, ilgisizliğe gelememeyi, yardım istemeyi ZAYIFLIK olarak görmüyor muyuz?
Sosyal medyadaki bize ilişkin olmayan hayatlarımız, zayıflık algımızla savaşımız değil mi?
Belki de zayıflık değil. Bizim kendimizden rahatsız olmamız sadece…
Ya belirsizlik;
Her şey net olsun, siyah ya da beyazcılığımız, sürece gelemeyip çabucak sonuca odaklanışımız.
İncinme tasamızı yatıştırmak için kontrolcülüğümüz, her şeyi netleştirme gayretimiz.
Oysa vefatın bile bu kadar belirsizliğine rağmen…
Net olmayacak her şey.
Hiç bir vakit da daima güçlü olamayacağız.
Hiç bir vakit her şey istediğimiz üzere olmayacak.
Ve biz;
Zayıflığımızla da hayatın meçhullüğü ile de fakat barışık olursak memnun olma bahtı yakalayabileceğiz…
Aile ve Evlilik Danışmanı Serhat Yabancı
