Şişkin gözler, pek çok kişinin zaman zaman karşılaştığı yaygın bir sorun olup, genellikle estetik kaygılara neden olabiliyor. Özellikle göz altında oluşan şişlikler, sadece estetik bir mesele olmanın ötesinde, vücuttaki bazı değişimlerin bir yansıması olabilir. Peki, gözlerdeki bu şişliğin arkasında neler yatıyor? Yaşlanma, yaşam tarzı faktörleri ve bazı sağlık durumları bu durumu tetikleyebilir. Yazının devamında göz şişliğinin başlıca nedenlerini ve nasıl tedavi edebileceğinize dair yöntemleri inceleyin.
Göz şişliğinin başlıca nedenlerinden biri yaşlanmadır. Göz altındaki deri oldukça ince olduğundan, yaşlandıkça vücudunuzdaki değişiklikler bu bölgeyi daha fazla etkiler. Zamanla, göz kapaklarındaki doku zayıflar ve üst göz kapağındaki yağ, alt göz kapağına doğru sarkabilir. Ayrıca, yaşlandıkça vücudun sıvı tutma eğilimi artar. Bu sıvı birikimi, ödem olarak bilinir ve ince göz çevresi derisi sebebiyle göz şişkinliği daha belirgin hale gelir. Sabahları gözlerinizin daha şiş göründüğünü fark edebilirsiniz; bu ödemin bir sonucu da olabilir. Uyandıktan ve gözlerinizi kırptıktan sonra gözlerinizin şişliği genellikle azalır. Yaşlanmanın yanı sıra göz şişliğine neden olabilecek diğer faktörler ise genetik, sıvı tutulumu, alerjiler, aşırı güneşe maruz kalma, yetersiz uyku, sağlıksız beslenme, ağlama ve bazı sağlık koşullarıdır.
Göz Şişliğini Nasıl Tedavi Edebiliriz?
Yeterince uyku aldığınızdan emin olun. İyi bir uyku düzeni, gözlerdeki şişliği azaltmaya yardımcı olabilir. Yetişkinlerin her gece 7 ila 9 saat uyuması gerekiyor. Yeterli uyku almak için bir yatma rutini oluşturun ve buna sadık kalın. Düzenli bir uyku programına sadık kalın. Yatmadan en az 6 saat önce kafein alımını durdurun. Alkolü yatmadan önce tüketmeyin. Akşam yemeğini yatmadan yaklaşık 3 saat önce yiyin. Yatmadan önce birkaç saat boyunca egzersiz yapmayı bırakın. Elektronik cihazları yatmadan 1-2 saat önce kapatın.
Başınız yüksekte uyuyun. Gözlerinizin etrafında sıvı birikmesini önlemek için başınızın altına birkaç yastık koyarak uyuyun. Alerjilerinizi kontrol altına alın. Eğer yıl boyu veya mevsimsel alerjileriniz varsa, doktorunuzla konuşun. Alerjiler gözlerinizin kızarmasına ve şişmesine neden olabilir. Bu da gözlerinizi daha fazla ovuşturmanıza yol açarak şişkinliği artırabilir.
Yeterince su tüketin. Dehidrasyon, gözlerdeki şişliğin bir nedeni olabilir. Cildinizin sağlıklı kalabilmesi için her gün bol miktarda su içmeye özen gösterin. Aşırı alkol tüketiminden kaçının. Alkol ve diğer sıvılar vücudunuzu susuz bırakabilir. Dehidrasyon, gözlerdeki şişliğe neden olabilir, bu yüzden alkol yerine bir bardak su içmek daha iyi olabilir.
Tuz tüketiminden kaçının. Fazla tuz tüketimi, vücudunuzda sıvı birikimine yol açabilir. Bu aynı zamanda kalp hastalıkları ve inme gibi sağlık sorunlarına da neden olabilir. Amerikan Kalp Derneği, tuz alımını günde 1.500 mg ile sınırlamayı öneriyor.
Daha fazla potasyum tüketin. Potasyum, vücudunuzdaki fazla sıvıyı atmanıza yardımcı olabilir, bu yüzden potasyum alımınızı artırmak faydalı olabilir. Potasyum açısından zengin besinler arasında muz, fasulye, yoğurt ve yeşil yapraklı sebzeler bulunuyor.
Soğuk kompres uygulayın. Gözlerdeki şişliği azaltmak için göz kapaklarınıza soğuk bir bezi yaklaşık 10 dakika boyunca yerleştirin. Bu, göz altındaki fazla sıvının atılmasına yardımcı olabilir. Yeşil veya siyah çay poşetleriyle yapılan kompresler de işe yarayabilir. Çay, iltihaplanmayı azaltmaya ve kan damarlarını daraltmaya yardımcı olan antioksidanlar ve kafein içerir.
Göz kremi kullanın. Şişkin gözlere iyi gelebilecek birçok göz kremi bulunuyor. Göz kremlerinde aramanız gereken bazı bileşenler arasında papatya, salatalık ve arnika yer alıyor. Bu bileşenler, iltihaplanmayı azaltmaya ve cildi sıkılaştırmaya yardımcı olabilir. Kafein içeren göz kremleri ve makyaj ürünleri de gözlerdeki şişliği hafifletebilir.