Kozmetik ve bakım dalına süratle giriş yapan ve akılda kalanlardan biri de kolajendir. Hem kırışıklık hem de pürüzsüz cildin sırrı olan kolajen aslında bedende en bol bulunan proteinlerden biri. Cilt sıhhatine kıymet verenlerin, bu bahiste farklı eserler keşfetmeyi, denemeyi sevenlerin ismini sık sık duyduğu kolajen hakkında merak edilen soruların cevabı bugünkü içeriğimizde…
Kolajen, her insanın dokularında bulunan fibroblastlar ve hücreler tarafından oluşturulan bir protein cinsidir. Ana görevi bağ dokusunu güçlendirmek ve bedenimizin bütünlüğünü korumak olan kolajen cilde esneklik ve sıkılık kazandırmak, eklem, tendon ve organlarımızı bir ortada tutmak üzere vazifeleri de bulunmaktadır. Cilt sıhhati konusunda değerli rol oynayan kolajen, vücutta oluşan çatlaklara da âlâ geliyor. Tüm doku ve organlarımızın sağlıklı olmasına ve kalmasına yardımcı olan kolajen, hoşluğuna değer verenlerin kesinlikle bilmesi gereken bir proteindir. Kolajen bir bakıma kemik ve kaslarımızı birbirine bağlı tutan bir çeşit tutkal görevi görür. Yaşın ilerlemesi ve diğer sebeplerden ötürü bedendeki kolajen üretimi vakitle yavaşlar ve buna bağlı olarak da çeşitli kas ve kemik hastalıkları ortaya çıkar. Örneğin; sarkma, kırışıklık, çizgiler, gözeneklerin tıkanması ile cansız ve mat bir görünüm, gözaltı karamaları ve yaşlı görünen bir cilt yapısı…
Cilt sıhhatinin yanı sıra saç sıhhatini da gözeten kolajenin göz ve eklem sıhhatimize da pek çok katkısı bulunur. Bunları şu formda sıralayabiliriz;
Kolajen ilerleyen yaşın kaçınılmaz problemlerinden biri olan selülit oluşumunu önleyerek, deri dokusunda düzgünleşme sağlar. Bağ dokusunu sıkılaştırarak, bilhassa bayanlarda kalça ve bacaklarda berbat bir görünüme neden olan selülitleri hafifletir.
Tırnakları sık sık kırılan ya da sararmış görünenlerin kullanabileceği kolajen, tırnakları güçlendirir. Üstelik diş sıhhatine da olumlu tesirleri bulunuyor. Diş eti çekilmesi, diş eti kanamaları üzere sıkıntılarının görülme riskini düşürür.
Öncelikle daha sağlam ve güçlü saç köklerinin çıkmasını birebir vakitte gür ve hacimli saçlara sahip olmanıza imkan sağlar. Birebir vakitte saç dökülmesi, saç incelmesi sorunlarınızı de tedavi edicidir.
PEKİ HANGİ BESİNLERDE KOLAJEN BULUNUR?
Soya ve soya eserleri: Soya fasulesi, soya sütü, ve soya fasulyesinden elde edilen tofu peyniri üzere, soya bazlı besinler kolajen üretimine hayli katkı sağlar.
Yeşil yapraklı sebzeler: Yeşil yapraklı sebzeler bedendeki kolajen oranını arttırmak için uygun bir yardımcıdır. Bilhassa roka, ıspanak ve lahana kolajen üretimi için bol bol tüketilmelidir.
A vitamini içeren besinler: Güçlü bir A vitamini kaynağı olan havuç, kavun ve haşlanmış patates üzere besinler, kolajen dayanağı açısından değerli besin besinlerdir.
Sülfür içeren besinler: Sülfür içeren besinler, bedendeki kolajen üretimini takviyeler ve cildin yaşlanmasının yavaşlamasını sağlar. Sülfür içeren besinler, kereviz, salatalık, siyah ya da yeşil zeytindir.
Isırgan otu: Her sıkıntıya deva olan ısırgan otu ve ısırgan otu yağı başlı başına bir kolajen kaynağıdır. Isırgan otu cildin elastikiyetini korur ve bağ dokusunu geliştir. Isırgan otu tıpkı vakitte cilt kırışıklıklarını gidermeye fayda.
Üzüm çekirdeği: Üzüm çekirdekleri her ne kadar ağızda acı bir tat bıraksada aslında çok âlâ bir antioksidan ve kolajen kaynağıdır. Bir öteki yararı ise kan damarlarının genişlemesini sağladığı için kırışık oluşumunu maniler.
Ispanak: Ispanak, bağ dokusunun güçlenmesini sağlar. Düzgün bir çinko ve demir kaynağı olan ıspanak, cildin zedelenmiş olan kolajen yapısının yenilenmesine yardımcı olur.
Ada çayı: Son derece faydalı bir bitki olan ada çayı, kan dolanımının düzenlenmesini ve kolajen üretimini sağlamaktadır.
EVDE KOLAJEN NASIL HAZIRLANIR?
Cildinizin daha genç ve hoş görünmesi ismine konutunuzda yer alan birtakım materyalleri kullanarak, tesirli bir cilt maskesi hazırlayabilirsiniz. Cildinize makul aralıklarla kolajenden güçlü olan yumurta ve salatalık, avokado ve havuç üzere cilt maskelerinden birini uygulayarak, cildinizi güçlendirebilirsiniz.
YUMURTA MASKESİ
Yumurtanın beyaz kısmını köpürene kadar bir mikserle çırpın. Akabinde maskeyi göz ve dudaklarınız dışında tüm cildinize sürün. 30 dakika bekleyin ve cildinizi bol ılık suyla durulayın. Haftada bir iki sefer bu maskeyi cildinize uyguladığınızda daha ışıltılı bir görünüm elde edebilirsiniz.
